Sağlık Köşesi

İş Hayatında Ergonomi

Günümüzde iş yaşamı içinde bulunan insanların büyük çoğunluğu ağrı şikayetinden muzdarip. Masa başı veya ayakta çalışılan mesleklerde, yapılan işe göre vücutta bazı problemler oluşmaktadır. Oturma  pozisyonda geçirilen uzun saatler vücudumuza pek çok zarar vermektedir. Ergonomik koşulları sağlamaya çalışmamızdaki asıl amaç, sakatlanma riskini en aza indirerek insan vücudundan en yüksek verimi almaktır.

Çalışma hayatımızda kötü postürde çalışma, tekrarlayıcı fiziksel aktiviteler, mola vermeden uzun süreli çalışma ve kötü ergonomi nedeniyle kas iskelet sistemimizdeki tendon, kas, sinir ve diğer yumuşak dokularda bazı rahatsızlıklar oluşabilmektedir. Bu rahatsızlıklar yaşam kalitesini, çalışanların iş verimini ve işe devamlılığını olumsuz yönde etkilemektedir.

Çalışanların maruz kaldığı en yaygın sağlık sorunları şunlardır:

• Boyun ve bel fıtığı: Boyundan başlayan ve kola uzanan ağrılar, özellikle güç kaybı ve uyuşukluk ile birlikte gelişirse, bu sorun boyun fıtığına işaret edebilir Özellikle sabit pozisyonda uzun süre kalınması boyun ve bel fıtığını tetikleyen bir faktördür.

• Omuz, dirsek, el bilek tendiniti: Omuz, dirsek ve el bileği çevresinde farklı tendinit tabloları ortaya çıkabilir. Kişilerin klavye kullanılırken el bileklerinin aşırı yukarıda olması gibi ergonomi kurallarına uygun hareket etmemesi sonucu, ağrılar oluşabilir.

• Karpal tünel sendromu (el ve parmak uyuşması): El ve bilek çevresinin aşırı kullanımına bağlı olarak ellerde özellikle geceleri belirgin uyuşma şikayetine neden olan karpal tünel sendromu da gelişebilir. Uzun süreli durumlarda el kaslarında güçsüzlük ve erimeler oluşabilir.

• Patella kondromalazi (koşucu dizi): Diz kapağı çevresinde hissedilen ağrıyla karakterize olan bu hastalık gelişebilir..

• Myofasial Ağrı Sendromu (kulunç,yel vurması ) ve fibromyalji (tüm vücutta yaygın ağrı): Özellikle uzun süre sabit pozisyonda çalışmak zorunda kalan çalışanlarda belli kaslarda ağrılı noktalarla gelişen ‘miyofasiyel ağrı sendromu’ ortaya çıkabilir. Bu sendrom genellikle sırt ve kürek kemiği çevresindeki kas gruplarında ağrıya neden olur.

Çalışırken sabit kalınan sürenin yarım saati geçmemesi gerekse de çoğu zaman işlere dalıp saatlerin geçtiği fark edilmeyebilir. Bu nedenle öncelikle yapmamız gereken doğru oturma pozisyonunu bulmaktır. Yanlış oturma pozisyonları bel ve sırt ağrılarını da tetikleyerek, ileride tedavisi zor sağlık sorunlarına yol açabilir.

Çalışma masasında öncelikle bel bölgenizi destekleyen ergonomik bir sandalyede oturmak gerekir. Yumuşak, derin ve çukur koltuklar omurgamız için çok zararlıdır. Bunların yerine kol koyma yeri olan, bel bölgesini destekleyici yapıda ve sırt yüksekliği en az omuz hizasında olan  sandalyelerden kullanmalıdır.

Dik oturulduğunda ekran tepe noktası göz seviyesinde olmalıdır. Eğer masanıza oturduğunuzda aşağı veya yukarı doğru bakmak zorunda kalıyorsanız, monitör yüksekliği  ayarlanmalıdır.

Klavye kullanırken bileklerin sabit bir noktaya dayanması ve burada uzun süre kalması, sinirsel yaralanmalara ve karpal tünel sendromuna neden olur. Klavyede yazı yazarken bileklerin altına yumuşak destekler koyulabilir. Bileklerin dirsek hizasından hafif aşağıda olmasına dikkat etmek önemlidir.

Eğilmek gerektiğinde belden eğilmek, uzun süre sabit pozisyonda kalan beli zorlayacaktır. Bunun için kalkıp çömelir şekilde eğilmek daha doğrudur.(örneğin flaş takarken) Sürekli oturur pozisyondayken bel kasları tembelleştiğinden, ani hareketler yapıldığında bel fıtığı olma riski de yükselir.

Kas-iskelet sistemi sağlımızı korumak için bazı öneriler:

  • Telefonda konuşurken ayağa kalkmak ve masa etrafında ufak turlar atmak hareketsizliğinizi önleyecektir. Her yarım saatte bir ofis içinde tur atmak, su içmeye gitmek de sandalyenizde sabit oturmanızı engeller.
  • Masada otururken ayaklarınızı oynatmak, öğle arasına çıkarken veya toplantıya giderken asansör yerine merdivenleri kullanmak hareketsizliğinizi azaltacaktır.
  • Masa başındayken boynunuzu  hareket ettirmeyi ihmal etmeyin. Zira sabit oturmaktan en fazla etkilenen bölgelerden biri olan boyun, dikkat etmediğiniz takdirde iyileşmesi zor ağrı yaratabilir.
  • Çalışırken derin nefes almayı ihmal etmeyin. Yoğun çalışma hayatında, stresin de katkısıyla kısa nefesler alınmaktadır. Oturduğunuz yerde sık sık derin nefesler alın, bir süre nefesinizi tutun ve vücudunuzu şişirin. Böylece hem akciğerlerinize daha fazla hava girmesini sağlarsınız hem de vücudunuz rahatlar, stresiniz ve gerginliğiniz azalır.
  • Ofisinizde ufak egzersiz aletleri bulundurarak gün içinde bunları kullanmayı alışkanlık haline getirebilirsiniz. (Örneğin sürekli elinizi ve bileğinizi hareket ettirecek egzersiz topları, kollar için germe hareketi yaptıran bantlar gibi. )
  • Gün içinde olabildiğince hareketli olmak, çalışırken aynı zamanda sağlığımızı korumamıza yardımcı olur. Hem omuriliğimizi korumak hem de kilo almayı engellemek için temel kuralımız sürekli hareket etmek olmalıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.

Menü Görüntüle